2015’te bir grup teknoloji lideri tarafından yapay zekanın güvenli ve faydalı bir şekilde geliştirilmesi amacıyla kar amacı gütmeyen bir kuruluş olarak başlatılan ABD’li yapay zeka firması OpenAI’ın kurucu kadrosunda tek bir isim kaldı: Sam Altman.
Şirket “her açıdan bir insan gibi düşünebilen ve bunu insanlığın maksimum yararına kullanabilen bir bilgisayar” yaratma, kısacası kötü insanlar kötü bir bilgisayar inşa etmeden önce iyi bir tane inşa etme misyonuyla kurulduğunda çekirdek kadrodaki isimler şöyleydi: Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk, Stripe’ın eski CTO’su Greg Brockman, yapay zeka araştırmalarının önde gelen ismi Ilya Sutskever, araştırmacı Wojciech Zaremba ve Altman.
Zaman içinde kurucu kadronun diğer isimleri OpenAI’dan çeşitli gerekçelerle bir bir ayrıldı. Şirketin kar amacı güden bir formata bürünmesiyle kurum içi tartışmalar daha da ayyuka çıkarken, asıl yaprak dökümü birkaç ay önce başladı.
Önce Sutskever, sonra Brockman, şimdi de kurucu kadrodan olmasa da şirketin önde gelen yöneticilerinden Mira Murati’nin ayrılmasıyla OpenAI tamamen Altman’ın yönetimine kaldı.
Peki bu isimler neden bir bir ayrıldı?
Elon Musk’ın iktidarı alma girişimi
Musk da uzun süredir OpenAI’ın Microsoft’un “arka bahçesine döndüğü” eleştirisini dile getiriyor. Gerçekten de Microsoft ve OpenAI arasındaki milyarlarca dolarlık yatırım bağı sır değil. Bilişim devi, 10 milyar dolarla OpenAI’ın en büyük yatırımcısı konumunda.
Öte yandan Musk, 2018’de “elektrikli otomobil firması Tesla’da da yapay zeka geliştirdikleri ve bu yüzden çıkar çatışması yaşanmasını istemediği” gerekçesiyle OpenAI’dan ayrılmıştı.
Gerçeğin bu olmadığı halihazırda sezilse de asıl neden ancak geçen mart ayında, Musk’ın OpenAI’ı mahkemeye vermesiyle ortaya çıktı. Mahkemeye sunulan belgelerde, firmanın kurulurken kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olarak tasarlandığını ama son gelişmelerle OpenAI’ın kuruluş amacından saptığı söyleniyordu.
Bunun üzerine OpenAI’ın blogunda Altman da dahil olmak üzere OpenAI’ın kurucu ortaklarının imzasının yer aldığı bir açıklama yayımlandı ve Musk ile yapılan eski yazışmalar ifşa edildi.
Bu yazışmalar da aslında Musk’ın şirketin başına geçmek istediğini ve şirketin Google’ın gerisinde kalmasından yakındığını gösteriyordu. Yani aslında Musk’ın kendisi de şirketin bir noktada şeffaflığı bırakması gerekeceğini savunmuştu ama bunu Tesla’yla yapmak istiyordu.
Söz konusu açıklamada, “Elon, Tesla ile birleşmemizi ya da kendisine tam kontrol sağlanmasını istedi” ifadeleri yer aldı. Sonunda idareyi ele alamayan Musk’ın şirketi Altman’a bıraktığı öne sürüldü.
Bunun üzerine Musk davadan vazgeçti.
OpenAI’ın niteliği nasıl değişti?
Musk’ın ayrılmasıyla şirketin başına geçen Altman’ın ilk hamlelerinden biri, 2019 baharında kâr amacı güden bir yan kuruluş kurmaktı.
Güçlü bir yapay zeka inşa etmenin çok pahalı olduğu fark ettiğini söyleyen Altman, aynı yılın yaz aylarına gelindiğinde Microsoft’tan bir milyar dolar toplamıştı bile.
O dönemde bazı çalışanlar, “insanlığın faydası” misyonundan uzaklaştığı gerekçesiyle istifa etmişti. Ama bu değişiklik şaşırtıcı derecede az kişiyi rahatsız etmişti. Altman ise halen birincil misyonunun kâr olmadığını savunuyordu.
Kurucu kadrodaki bir diğer istifa bu dönemin ardından geldi. 2020’de Wojciech Zaremba, OpenAI’dan ayrıldığını ve kendi girişimlerine odaklanacağını duyurdu. Özellikle robotik üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Zaremba, ayrılmasının ardından yapay zeka ve teknoloji dünyasında farklı projelerle ilgilenmeye başladı. Zaremba’nın istifası çok büyük yankı uyandırmadı.
Altman’ın kovuluş draması
17 Kasım 2023’te OpenAI’ın yönetim kurulunun Altman’ı herhangi bir uyarıda bulunmadan veya bir açıklama yapmadan kovması OpenAI’da asıl çalkantılı dönemin işaret fişeğini yaktı.
Yönetim kurulunun açıkladığı tek gerekçe “Altman’ın yönetim kuruluyla iletişim kurarken samimi davranmadığı”ydı. Kurulun Altman’ın liderliğine güvenini kaybettiği söyleniyordu.
İlerleyen günlerde konuyla ilgili daha birçok iddia ortaya atılsa da bunlardan sadece biri epey ciddiye alındı: Altman yönetiminde şirketin güvenlik risklerini önemsemediği iddiası.
Zira daha sonra bu iddiayı doğrulayabilecek birçok gelişme oldu.
Örneğin eski OpenAI yönetim kurulu üyesi Helen Toner, katıldığı bir programda şirketin, Altman’ı neden kovduğunu ilk defa ayrıntılarıyla birlikte anlattı. Toner’ın anlattıklarına göre Altman’ın kovulmasının tekelleşme ve güvenlikle ilgili birkaç nedeni vardı.
Öncelikle Altman, startuplara, özellikle de yapay zeka girişimlerine yatırım yapan OpenAI Startup Fund’ın sahibinin kendisi olduğunu kurula söylememişti. İkinci bir faktör de şirketin güvenlik süreçleri hakkında “birçok kez yanlış bilgi” vermesiydi. Toner aynı zamanda Altman’ın görevden alınmasının nedenlerinden bir diğerinin de iki OpenAI yöneticisinin yönetim kuruluna “psikolojik taciz” vakaları bildirmesi olduğunu söyledi.
Microsoft’un OpenAI “darbesi”
Altman kovulduktan 5 gün sonra görevine geri alındı. Göründüğü kadarıyla bunda yapay zeka firmasının en büyük yatırımcısı konumundaki Microsoft’un büyük etkisi oldu.
Bilişim devi, Altman kovulduğunda en güçlü müttefiklerinden birini kaybetmemek için şirket üzerinde baskı kurmak üzere harekete geçti. Microsoft’un CEO’su Satya Nadella, Altman ve ekibine iş teklif etti. Ayrıca, Altman’ın göreve iade edilmesini talep eden mektuba imza atan 743 çalışana (OpenAI’da 770 çalışan var) kapılarını açtı.
Bu gelişmelerin ardından Altman, CEO olarak görevine iade edildi ve eski yönetim kurulu dağıtılıp yenisi oluşturuldu. Microsoft’tan bir temsilci de bu yeni kurulda gözlemci pozisyonunda yer aldı.
Ilya Sutskever neden istifa etti?
OpenAI’ın arkasındaki beyin olarak görülen yapay zeka araştırmacısı Sutskever’ın adı bu süreç boyunca sık anıldı. Zira Altman’ın kovulması kararında Sutskever’ın da imzası vardı. Ancak araştırmacı daha sonra şirketin dağılma tehlikesiyle karşı karşıya gelmesiyle özür dilemiş ve Altman’ı göreve geri çağırmıştı.
Ilya’nın bu davranışı bazı takipçilerinin nezdinde itibar kaybetmesine neden oldu. Halbuki araştırmacının şirketteki pozisyonu, son kullanıcı açısından son derece kritikti: Ilya, “Super-Alignment” adı verilen güvenlik biriminin başındaydı.
Mayıs ayında “konuşan ve gören” çok modlu GPT-4o’nun tanıtılmasından birkaç gün sonra ise Ilya kesinkes istifa etti ve başında olduğu Super-Alignment birimi de dağıtıldı. Bunun üzerine gözler tekrar OpenAI’a çevrildi: Ilya ne görüyordu?
Yapay zeka politikası ve yönetimi üzerinde çalışan iki OpenAI araştırmacısı da yakın zamanda şirketten ayrılmıştı. Bunlardan biri politika araştırması lideri Cullen O’Keefe’ydi. Daha yetenekli yapay zeka modellerinin tehlikeleri üzerine birkaç makaleye imza atmış olan araştırmacı Daniel Kokotajlo da ayrılmıştı.
Kokotajlo, Vox’a yaptığı açıklamada, “OpenAI’ın yapay genel zekaya yaklaştıkça daha sorumlu davranacağına dair büyük bir umutla şirkete katıldım. Çoğumuz yavaş yavaş bunun olmayacağını anlamaya başladık. OpenAI liderliğine ve onların yapay genel zekayı sorumlu bir şekilde yönetme becerilerine yönelik güvenimi yavaş yavaş kaybettim, bu yüzden istifa ettim” demişti.
Ilya’nın istifasıyla şirket, Super-Alignment birimi kapattığını duyurdu. Ilya bu birimi onunla birlikte istifa eden Jan Leike’le birlikte yönetiyordu. Şirket bu birimi Temmuz 2023’te kurmuştu. Yani Sam Altman’ın kovulmasından birkaç ay önce…
Ancak Ilya’nın istifasının ardından, OpenAI’ın “Super-Alignment” birimine vaat ettiği kaynakları zaten hiçbir zaman ayırmadığı ortaya çıktı.
GPT-4o yeterince test edilmemiş
Ilya’nın istifasının, şirketin Her filmine gönderme yaparak “Her gerçek oluyor” sloganıyla düzenlediği GPT-4o tanıtımından hemen sonra gelmesi özellikle dikkat çekiciydi.
Washington Post’un yeni bir haberine göre de OpenAI’ın güvenlik ekibinin üyeleri, GPT-4 O büyük dil modelini yayımlamadan önce “teknolojinin felaket niteliğinde zararlara yol açmasını önlemek için tasarlanmış” testleri aceleyle yapmak zorunda kaldıklarını söylüyor.
Bu noktada akla şu soru geliyor: Peki OpenAI’ın ne acelesi vardı? Bunun cevabı ise Google ile rekabet olabilir.
Hatırlarsanız benzer yenilikleri içeren yeni araçlarını tam da aynı hafta Google da duyurmuştu. Hatta OpenAI, GPT-4 o’yu duyurduğu etkinliği Google’ın önüne geçmek için onun I/O geliştirici konferansından sadece bir gün önceye koymuştu.
Washington Post’a konuşan bir OpenAI çalışanı, “Fırlatmanın güvenli olup olmadığını bilmeden fırlatma sonrası partiyi planladılar. “Biz temelde bu süreçte başarısız olduk” diyor.
Greg Brockman neden “tatile” ayrıldı?
Brockman ilk olarak Kasım 2023’te, Altman’ın görevden alınmasının ardından OpenAI’dan istifa etmişti. Altman’ın dönmesi ve yeni bir yönetim kurulu oluşturulmasıyla o da şirkete geri dönmüştü.
Brockman çoğu zaman Altman’ın müttefiki ve hatta sadık bir destekçisi olarak görüldü. Ancak kısa bir süre önce Brockman da şirketten uzun soluklu bir izne ayrıldığını duyurdu.
“Yıl sonuna kadar bir izin alıyorum. 9 yıl önce OpenAI’yi kurduğumdan beri ilk kez rahatlıyorum. Görev henüz tamamlanmadı; inşa etmemiz gereken güvenli bir yapay genel zekamız var.”
https://x.com/gdb/status/1820644694264791459
Brockman’ın böyle bir izne ayrılışı OpenAI’da yeni bir spekülasyon ve kaos dalgası başlayacağının adeta işaretiydi.
John Schulman, rakip Anthropic’e geçti
Şirketin küçük kurucu ortaklarından yapay zeka araştırmacısı John Schulman da Brockman’la hemen hemen aynı sıralarda OpenAI’ı bıraktığını duyurdu. Schulman, Google’ın yatırım yaptığı rakip yapay zeka firması Antrophic’e geçiyor.
Yapay zeka güvenlik araştırmacısı Leike’nin (şu anda Anthropic’te çalışıyor) Ilya ile birlikte ayrılmasının ardından Schulman, şirketin güvenlikten sorumlu yeni lideri olmuştu. Ayrıca OpenAI’nin yakın zamanda oluşturulan güvenlik komitesinin bir üyesiydi.
OpenAI’ın şimdi güvenliğin başına kimi geçireceği bilinmiyor. Ancak bu çalışmaları zaten kamuoyu ve medya baskısıyla, zoraki olarak yaptığı düşünülürse bu çalışmaların başına yeni birini hiç geçirmeyebilir de.
Mira Murati, Altman’a bile haber vermeden istifa etti
Ve son olarak da çarşamba günü Murati’nin istifası geldi.
Murati, 2018’den beri şirketin baş teknoloji sorumlusu olarak görev yapıyordu. Şirkete e-posta olarak attığı ve ardından X’te herkese açık olarak yayınladığı bir notta, “Kendi araştırmalarımı yapmak için zaman ve alan yaratmak istediğim için ayrılıyorum” dedi.
Bu gerekçe son dönemde OpenAI istifalarında sıradanlaşmış durumda. Nitekim şubat ayında şirketin önde gelen araştırmacılarından Andrej Karpathy de tam olarak aynı gerekçeyi göstererek şirketten ayrılmıştı. Hatta Ilya’nın görünen gerekçesi de buydu.
Murati’nin istifasının ardında gerçekte ne olduğu tam olarak bilinmiyor. Ancak Altman’a önceden haber vermemiş olması yeni bir spekülasyon dalgasını tetikleyecek gibi.
X’te Murati’nin istifasını duyurduğu gönderiye yorum yapan Altman, Murati’nin kendisine ayrılacağını önceden bildirmediğini dile getirdi ve şirketin yükselişte olduğu bir zamanda bunun iyi bir fikir olmadığını yazdı.
Kasım 2023’te yönetim kurulu Altman’ı kovduğunda kısa bir süreliğine CEO’luk görevini üstlenen Murati, Altman dümende geri döndüğünde CTO olarak çalışmaya devam etmişti.
Murati’yle birlikte araştırma başkan yardımcısı Barret Zoph ve baş araştırma görevlisi Bob McGrew de istifasını sundu.
Altman’ın yeni planları mı var?
Bir görüşe göre, şirketteki son istifa dalgası, Altman’ın OpenAI’la ilgili yeni planlarından kaynaklanıyor. Altman, şirketin değerini 150 milyar dolara çıkaracak 6,5 milyar dolarlık yeni bir finansman turunun peşinde. Ancak bunun için şirketin kurumsal yapısını tamamen değiştirmesi gerekiyor.
2019’da şirketin başına geçtiğinde Altman kendisi için hisse senedi almayı reddetmiş ve OpenAI yatırımcılarının kârını da 100x ile sınırlamıştı. Bu da şirketin kar amacı güden ve gütmeyen bir kurum arasında bir noktada asılı kalması anlamına geliyordu.
Altman’ın şimdi şirketi tamamen kar odaklı bir kurum yapısına kavuşturma niyetinde olduğu öne sürülüyor. Reuters’ın bir haberine göre, OpenAI, tamamen kâr amacı güden bir şirkete dönüşecek ve Altman’a yüzde 7’lik hisse verilecek.
Ancak, finansman turu henüz bitmedi ve yöneticilerin ayrılması turun gidişatını etkileyebilir.
Zira sektörü gözlemleyen bazı kişiler OpenAI’da olup bitenlerden endişeli görünüyor. “Taming Silicon Valley” kitabının yazarı Gary Marcus, son yaşananların ardından şöyle söyledi:
“Ne oldu? Murati ayrılıyor, Schulman ayrılıyor, Karpathy ayrılıyor, Ilya ayrılıyor, Leike ayrılıyor, Brockman izinde, belki bir düzine kişi daha ayrılıyor, GPT-5 gelmedi, Sora gelmedi, şirket geçen yıl 5 milyar dolar işletme zararı gördü, Meta benzer yazılımları ücretsiz veriyor, bekleyen birçok dava var ve insanlar bu şirkete 150 milyar dolar değer biçiyor. Kesinlikle çılgınlık. Yatırımcılar daha yüksek değerlemelerde daha fazla para harcamamalı, neler olup bittiğini sormalı.”