31 Mart Yerel Seçimlerinin coşkusu, sevinci ve kutlamalarının ardından seçimi ardımızda bırakıp asıl konumuza dönelim. Kent konseylerinin asıl konusu demokratik katılımcı süreçlerin her alanda uygulanabilir olmasıdır. “Nasıl yapacağız? Kimlerle yapacağız? Ne kadar etkin ve demokratik bir süreç işleteceğiz? Ne kadar kapsayıcı olabiliriz?” sorularını cevaplamak gerekiyor.
Yerel yönetimlerin önünde şimdiden çok zorlu geçeceği belli olan bir dönem olacak. Özellikle CHP’nin birçok ilde beklenenin üzerinde bir performansla ipi göğüsleyerek 1. parti olması ile birlikte bütün gözler ve elbette ki hükümetin gözü yerelde olacaktır. Yine aynı şekilde uzun zamandır Millet İttifakı içinde yer alan ve değişmeyen belediyeler için de bir sonraki seçimde yeni sözler söylemenin gerekliliği ortadır.
Bu seçimin belirleyicisi kuşkusuz ki ekonomik kriz olmuştur, önlenemeyen ya da önemli görülmediği için önlenmeyen “yerel halkın”ın yoksulluğu, emekli ve emekçilerin çaresizliği, beyaz yakanın hızla azalan yaşam standartları, sandıkta bu sonucu ortaya çıkarmış görünüyor İstanbul ve Ankara yansıması ile birlikte… Şimdi Türkiye yeni belediyecilik anlayışının rüzgârıyla yelkenlerini “her şey güzel” olacak umuduyla doldurmuş, yeni döneme yelken açıyor.
Peki seçim meydanlarında verilen vaatler bu kriz ortamında nasıl hayata geçirilecek? Şimdiden Merkezi hükümet yerel yönetimlerin bütçesini %20 kısmışken…
İşte burada umuda, inanca ve inada ihtiyacımız var. Dayanışmaya, ortak akla, güç birliğine…
Kent hakkını birlikte savunmaya, denetlemeye ve birlikte örmeye hem de topyekün bir şekilde!
Sivil Güçler, sendikalar, üniversitelerin akademik odaları ve meslek örgütleri ile her kurum hem kendi alanında hem de Kent Konseyi’nde yan yana. Ve dahası bunun kılcal damarları olan sokaklarımız ve mahallelilerimiz ile birlikte.
Mümkün mü? Evet.
2009’dan beri Nilüfer’de devam eden mahallemizde pek çok sonuç aldığımız, bizi birleştiren, bizi güçlendiren mahalle komiteleri neden her ilçemizde olmasın?
Nilüfer Kent Konseyi ve Nilüfer’i diğer konseylerden ayrılan temel özelliği, alameti farikası Mahalle komiteleridir. Bağımsız Sivil Girişim.
Mahalle komiteleri, yurttaşın belediye karar sürecine katılım mekanizması olarak kuruldu. Amaç; mahalleli olarak kendi sorunlarını belirlemek, çözüm üretiminde söz sahibi olarak yaşam kalitesini artırmak ve karar sürecine katılım sağlayarak demokratik, katılımcı yerel yönetimi oluşturmak. Kent Konseyi de farkındalık yaratmak için mahalle bazında toplantılar düzenledi, halka mahalle komitelerini anlattı. Bu çalışmaya mahallelerde aktivistler, gönüllüler destek verdi. Bursa Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi ile birlikte yerel yönetim, yerinde yönetim ve katılımcı demokrasi sorununa çözüm olarak 2009’da katılımcı, demokratik sivil toplum ve belediye yönetimini hayata geçirdi.
“Demokrasi Yerelde Başlar” başlığında Nilüfer Belediyesi, Başkanı Mustafa Bozbey’in demokratik belediyecilik vizyonuyla, 2013 yılında mahalleleri ilgilendiren konularda mahalle komitesinin onayı olmadan veya mahalle komitesinden gelmeyen herhangi bir işlemin yapılmayacağı yönünde karar aldı.
Gelelim yapının işleyişine…
Mahalle komiteleri, doğal üyeler ve seçilmiş üyelerden oluşuyor. Mahalle muhtarı (komitenin doğal başkanı), muhtarlık azaları, Okul-Aile Birliği temsilcisi, ilkokul, ortaokul ve liselerin öğrenci temsilcisi, Aile Sağlığı Merkezi temsilcisi, spor kulübü temsilcisi, ibadethane derneği temsilcisi ve mahallede bulunan diğer sivil toplum örgüt temsilcileri, mahalle komitelerinde doğal üye olarak görev yapıyorlar. Burada önemli bir noktayı vurgulamak gerek; komitelere resmi kuruluşlardan katılım bürokrat düzeyinde değil, kuruluşların sivil temsilcileri düzeyinde sağlanıyor.
2019 yılında yapılan son mahalle komitesi seçimlerinde 1500’ün üzerinde gönüllü başvurusu ile 64 mahallesinde faaliyetlerine devam etmektedir.
Nilüfer Mahallesi Komiteleri; halkın yerel yönetim ve karar süreçlerine katılımının sağlanması, mahallenin birikim ve potansiyelinin örgütlenerek yaşam kalitesinin yükseltilmesi, mahalle ölçeğinde komşuluk bilincinin geliştirilmesi, mahallenin ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel ve demokratik gelişme olanağının sağlanması, dayanışma ve uzlaşı kültürünün geliştirilmesi amacıyla; kentin sosyal, ekonomik ve ekolojik sürdürülebilirliğinin, sorunlarının, vizyonunun tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği, ortak aklın ve uzlaşının esas olduğu, yönetişim anlayışına dayalı, Nilüfer İlçesi’nde bulunan her bir mahallede yaşayanların kent yönetimine katılmalarını, kaliteli ve yaşanabilir bir kentin yönetiminde aktif rol almalarını hedefleyen ve gönüllülük esasına dayalı bir yapı olarak kurulmuştur.
Elbette ki hakkını vererek yazmak lazım; Eskişehir Odunpazarı’nda mahalle meclisleri, Çankaya’da semt meclisleri, Kartal’da geçmiş dönem tecrübesi, Çanakkale’de de benzer ve Edirne’deki gibi başlangıç aşamasında olan yapılar var ya da vardı. Sürdürülebilir olması bu açıdan çok değerli. İşte bu yüzden de sahiplenmek, güçlendirmek ve alınan kararlara saygı duymak, iyi örnekleri çoğaltmak hepimizin sorumluluğu!
Nilüfer’de mahalle komiteleri neler yaptı diye devam etmek istiyorum, daha iyi aktarabilmek için.
Kent hakkı mücadelesinde haklarını istediler ve vazgeçmediler. Ulaşım hakkı için, temiz hava hakkı için, eğitim hakkı için, kamusal alanları için, pazar yerleri için.
Dayanışma ile güçlendiler, dayanışarak güç verdiler. Pandemide işsiz kalan komşuları için mahalle dayanışma marketleri açarken, depremlerde konu komşu birlik olup ihtiyaç malzemelerini gönderdiler.
Çevre mücadelesinde mahallelerini birleştirdiler Kayapa’ya çöplük yaptırmazken, İnegazi’de taş ocağına karşı durdular, Uluabat’ta gölü, leyleği, sulak alanları için yan yanaydılar. Nilüfer Çayı temiz aksın diye hâlâ mücadele ederken “rantsal dönüşüm değil kentsel dönüşüm” diyerek mahalle buluşmaları ile haklarına sahip çıktılar.
Pek çok eğitim verdiler ve aldılar… Mahallerinde Gönüllülük Eğitimi, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitimi, Mahalleden Kente Projesiyle -Yenilikçilik, Yaratıcılık ve Kolektif Düşünme- Eğitimi alırken, stratejik planlama sürecine mahallelerinden dâhil oldular.
Korolar kurdular, bandolar ve halk oyunları ekipleri oluşturdular. İkinci el takas pazarlarını, Kadın Meclisimizle yürütürken Emekliler Meclisimizle de mahallelerde kitap ve eğitim materyalleri toplayıp ihtiyaç sahiplerine gönderdiler ve elbette daha pek çok güzel işler yaptılar ve yapmaya devam edecekler.
Şimdi bunları çoğaltma zamanı. Yerel seçimler bitti, geldi sıra Kent Konseyleri seçimlerine…